Ana Sayfa/Tag: felsefe

Dil ve Dilin Farklı Boyutlarda İncelenmesi – 9. Bölüm

2021-02-12T02:05:19+03:00Yazar: |Kategoriler: Dil ve Dilin Farklı Boyutlarda İncelenmesi, Konuşma Metinleri|Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , |

Felsefenin Bir İdeolojiye Dönüşme Riski Pozitivizmle Dogmatikleşen Anlayış Faşizm ve Totalitarizme Açılan Kapı Bir Olgunun Raporlaştırılması Bir Dil Oyunudur Gören Göz Değil Akıldır Ortak Akıl Projeleriyle Birleştirmektense Eleştirel Akılla Çoğulculuğun Sağlanması Aklın İbadeti Nedir? Akıl ve Vicdan Birleşmedikçe Huzur Bulunamıyor İki Bin Yıl Sonra Devlet Kuran Töre Dinlerarası Diyalog Olanaklı mıdır? Ihlara Vadisi'nin Gnostik Hıristiyanlarına Ne Oldu? Sohbet Fenomenolojisi Anlamın Dışarıdan Yüklendiği Yaşamlar Felsefenin Bir İdeolojiye Dönüşme Riski Dilin en yetkin biçimini felsefî kavramsal dilde bulduğumuzu söylemiştim daha önce. Şimdi, Wittgenstein’ın [...]

Dil ve Dilin Farklı Boyutlarda İncelenmesi – 6. Bölüm

2021-02-01T03:35:06+03:00Yazar: |Kategoriler: Dil ve Dilin Farklı Boyutlarda İncelenmesi, Konuşma Metinleri|Etiketler: , , , , , , , , , , |

Anlamak Var Olmak Demektir Anlam Nereden Gelir? Bilim İnsana Dışsaldır “Tasavvuf Felsefesi” Denilemez Tasavvufun Delili Var mıdır? Anlamak Var Olmak Demektir “Dil, yorumlanmış varlıktır” demiştim. Varlık, her şeyden önce bize dilde açılan bir tarihtir. Varlık, dilde açılan bir tarihtir, çünkü dil tarihseldir. Dil, tarihsel olduğuna göre doğada değildir. İnsan bilinci doğada temellenemez; o halde dış varlıkta, bedende temellenemez. Beden doğadır. Bilinç tarihte temellenir ve insan eylemlerinin sonucunda doğan bir varlıktır. Doğada dil, insana verili değildir. Dış varlık bize dil vermez. Eylemlerimiz, dış varlıktan üstümüze dönerek dilleşir. Dilin yaratıcısı doğrudan [...]

Dil ve Dilin Farklı Boyutlarda İncelenmesi – 5. Bölüm

2021-02-01T03:34:51+03:00Yazar: |Kategoriler: Dil ve Dilin Farklı Boyutlarda İncelenmesi, Konuşma Metinleri|Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , |

Anlam Vermenin Üç Temel İlkesi: Bilimsel Tutum, Felsefi Anlayış, Sanatsal Duyarlılık Dil Artık Antropolojik Bir Konudur Felsefenin İdeolojiye Dönüşmesi Önlenebilir mi? “İslâm Felsefesi”, “Türk Felsefesi” Gibi Ayrımlar Geçerli Ayrımlar mıdır? Bir Toplumun Akıl Seviyesinin Göstergesi Olarak Dil Evrensellik ve Uluslararasılık Aynı Şey midir? Müziğin Dili Evrensele Giderken Soyut, Boş Kalıplara mı Gidilir? Aklın Yüz Bulamadığı Meclis Kültürü Kaybolan Topluma Ne Olur? Hakikat Tek midir? Sonlu ve Sonsuz Hakikat Var mıdır? Kültürlerarası Diyalog Salt Rasyonel Bir Anlayışla Kotarılamaz “Birey” Aidiyetten Doğan Kimlikle Tanımlanamaz [...]

Dil ve Dilin Farklı Boyutlarda İncelenmesi – 4. Bölüm

2021-02-01T03:34:43+03:00Yazar: |Kategoriler: Dil ve Dilin Farklı Boyutlarda İncelenmesi, Konuşma Metinleri|Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , |

Hem Düşüncenin Hem de Bilincin Aracı Olarak Dil Platon İdealar Kuramını Gerçekten Terk Etti mi? Simgeden Kavrama, İmgeden Algıya Dialogos Yerine Egemen Logos Felsefe, Filozofla Konuşmadır Sokratyen Geleneğe Geri Dönüş Metinlerdeki Öznenin Bulunması Yazı Yazmak Bilinçdışı ile Pazarlıktır Her Diyalog Aynı Zamanda Bir Çeviridir Tinin Ana Malzemesi Olarak Dilsel Ürünler İnsan Yitimi Evrenseller Problemi Akıl mı Önce, İman mı? Hem Düşüncenin Hem de Bilincin Aracı Olarak Dil “Dil-düşünce diyalektiktir” demiştik. Bunun anlamı; karşılıklı bağıntılılık içindedir, biri olmadan diğeri olmaz, birbirini zorunlu [...]

Dil ve Dilin Farklı Boyutlarda İncelenmesi – 3. Bölüm

2021-02-01T03:34:32+03:00Yazar: |Kategoriler: Dil ve Dilin Farklı Boyutlarda İncelenmesi, Konuşma Metinleri|Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , |

Dil ve Sembol Çevirmen Yahudiler ve Din Dili İnsanın Kendini Keşfettiği Aşama Çizimler Geometri Değildir Dinin Olmadığı Kültür İnsan Kendini Gözlemlemekte Zorlanır Şizoid Bilimsellik Kendi İçinden Gelişmemiş Bir Dil Tutsaklık Getirir Felsefeden Kopuk İdeolojiler Vicdansızdır "Kültürleme" Projesi Kural Konulurken Anlamın Korunması Sohbetin Fenomenolojisi Felsefi Olarak Yazılmalıdır Öyle Bir Dua Et ki İçinde Egon Olmasın! Konuşma Dili ile %21 Oranında Anlaşma Sağlanabiliyor Gizli Tanrı Aristoteles Dil ve Sembol “Diller yaşam biçimlerini üretirken, seslendirmelerle, simgelerle, imgeye simge eklemelerle farklılaşır ve birbirine [...]

Bâtınî Gelenek 1. Bölüm

2020-11-08T18:39:53+03:00Yazar: |Kategoriler: Bâtınî Gelenek, Konuşma Metinleri|Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , |

Hermetik Öğretiye Giriş Hermetik Öğretinin Temel Kavramı Akıl - Bilgi - Hikmet Dionisos Kültü ve Orpheus Pythagoras ve π Sayısı Triadlar Mistiklerin Nitelikleri Hermetik Öğretiye Giriş Bugün Batı disiplinlerinde düşünce tarihi sadece entelektüel yönüyle ele alınmakta ve Antik Grek Uygarlığı ile başlatılmaktadır. Felsefe orada başlamış ve sonra bütün Batı uygarlığı o başlangıç noktasına göre tanımlanmıştır. Avrupa’daki kültürel gelişmeler bütün dünyadaki uygarlık treninin lokomotifi durumunda gösterilmiş ve evrim kuramına göre de öteki ulusların bu trenin katarları olarak onu izlemek zorunda oldukları belirtilmiştir. Batı Aydınlanması ya da Batı düşünce [...]

“Yapay Zekâ” Üzerine Söyleşi

2020-11-01T20:38:40+03:00Yazar: |Kategoriler: Konuşma Metinleri|Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , |

Pitagoras Çağı Bitiyor, Platon Çağına Giriyoruz… Ayşe Acar: Yapay Zekâ denildiğinde en çok konuşulan konuların başında Teknolojik Tekillik geliyor. Süper bir Yapay Zekânın gelecekte tüm dünyayı ele geçireceğine ve insanlığın sonunu getireceğine dair bir kaygı bu. Benim “teknolojik tekillik”ten anladığım bu değil. Süper bir bilgisayarda değil internette bir tekillik olabilir diyorum. Burada önemli olan ağ ve veri. Gelecekte Süper Yapay Zekâ olarak karşımıza çıkacak olan şeyin ‘Biz’ olduğunu düşünüyorum. Örneğin, Google’da her arama yaptığımızda Google yapay zekâsı gelişiyor; bizden aldığı verilerle evet ama bu gelişen şey ‘Biz’in kendisi. İnsanlık geçmişine ait veriler var ve şimdi de Google’ı aktif olarak kullanan [...]

“Görünüş Öz İçin Özseldir”: İmgesiz Olandan Somuta

2020-10-26T01:11:40+03:00Yazar: |Kategoriler: Konuşma Metinleri|Etiketler: , , , , , , , , , , |

Hegel'in Kavramlarının Tasavvufî Karşılıkları "Tin, saf düşünce ile salt dışsal duyusal ve gelip geçici olan şeyler arasındaki doğa ve sonlu gerçeklik ile sonsuz kavramsal düşünme özgürlüğü arasındaki ilk uzlaştırıcı orta terim olarak kendisinden güzel sanat eserleri yaratır." Hegel Georg Wilhelm Friedrich Hegel Sonlu ile sonsuz ancak fiilde realite haline gelir, kavramlaşır: Sonsuz düşüncenin sonlu eşya üzerindeki edimleri ki tevhid dediğimiz budur. Sonlu ve sonsuz arasındaki uzlaştırıcı ilk orta terim sanat eserleridir: görünüşün bizzat kendisi. Immanuel Kant, görünüşlerin özleri yansıtmadığını söyler. Özler bilinemez, bilinenler ancak görünüşlerdir; eş deyişle yalnızca fenomenleri bilir, numenleri bilemeyiz. Numen ile fenomen arasına uçurum koymuşlar. [...]

Olumsuzlama ile Hakikatin İlişkisi Bağlamında Hegel Felsefesi ve İslâm

2020-10-28T00:14:48+03:00Yazar: |Kategoriler: Konuşma Metinleri|Etiketler: , , , , , , , , |

Entelektüel ezberlerimizi sorgulayalım: Ezber 1: “Her şey değişir, değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.” Zaman ve mekân kavramları, Kant'ın dediği gibi duyarlığın yetileridir. Düşünmelerimizde sezgisel olarak, bilincimizi ancak bu iki kavramla oluşturabiliriz. Kant, bunların akıl kategorileri değil ama duyarlığın yetisi olduklarını söyler; eş deyişle sezgidirler. Bunu kavramlaştırmaya kalktığımız zaman, düşüncemizin temeli olan "temel", Batılıların ground dediği gibi bir anlamda "yer" yani mekân değildir. Uzay kavramı da zaman kavramı da potansiyel kavramlardır ve biz onları uygulamada realize ederiz. Kant, bu nedenle "sezgidir" demiştir. Haklıdır, çünkü uzay dediğimizde, o uzam değildir. Türkçedeki uzay ile uzamı karıştırmayalım. Uzam, mekânın karşılığı. Uzay, sınırsız-sonsuz bir sezgidir, [...]

Karşılaştırmalı Doğu ve Batı Estetiği – 11. Bölüm

2020-10-07T18:36:50+03:00Yazar: |Kategoriler: Karşılaştırmalı Doğu ve Batı Estetiği, Konuşma Metinleri|Etiketler: , , , , , , , , , , |

Romantik Sanatın Duygu Yükünden İnsansız, Modern Sanata Duchamp’ın Pisuvarı Hakikatin Sanatı ile Sanatın Hakikati Sorunsalı Hakikatin Olup Bitmesinin Esere Konulması Olarak Sanat Romantik Sanatın Duygu Yükünden İnsansız, Modern Sanata Ortega y Gasset, "Modern sanat, insansızlaştırmaya yöneliyor" diyor. Bu, romantik dönemin aşırı duygu yüklü olmasından kaynaklanıyor. Romantik dönemi incelediğinizde, aslında burjuva sanatıdır. Yani köylünün sanatı değildir, burjuvanın ürettiği bir sanattır. Lakin romantik olduğu için, yani kırsalı, kenti, üretim biçimleri ne olursa olsun insan duygularını, her alana hitap eden bir duygusallığı içerdiği için, romantik sanat "demokratik sanat" diye de nitelenmiştir. Demokratik bir [...]